birleşik arap emirlikleri – uçsuz bir vahadan sonsuz bir çöle

çölde tek başına

uzun zamandır yazamadım yine klasik yazı tutulması diyelim en iyisi, birde buna  yeni taşındığım ülkemin kuraklığı eklenince hak vermek gerekir duruma.

evet bu arada hindistan gibi bir vahadan birleşik arap emirlikleri gibi bir çöle taşındım. şimdi bazıları bu nasıl bir taşınma arkadaş diyecekler ama ne yapalım benim taşınmalarım böyle ülkeler arası hatta kıtalar arası.

işte bu taşınmalardan kader bu sefer dünyanın en fakir şehirlerinden biri olan varanasi den dünyanın en pahalı şehirlerinden biri olan abu dhabi ye fırlatı verdi beni, benimde elimin ayarı yoktur ama belli ki kaderin de el ayarı fazlaca kaçık al evladım sana zıtlıkların tavanı dedi bir anda.

gelelim yazının başlığına; kaderin bir başka cilvesi olarak hindistan’da ne kadar birikim, ulviyet, kültür ve kendi olmak var ise buralarda da bir o kadar yok. lüks arabalar ki ömrü hayatınızda bir arada görülebilecek bu kadar lüks araba biraz zor gibi geliyor, sonrasında alışveriş merkezleri ki aman aman ve tabii ki her yerde gözünüze çarpan o görgüsüzlük  taçı saydığım bol keseden gösteriş ve geriye buraya ait hiçbir şeyin kalmaması…

başladık işte bir şekilde tekrar inşallah devam edeceğiz bu yeni ülkemizi tanımaya…


Yayımlandı

kategorisi

, , ,

yazarı:

Yorumlar

Bir cevap yazın